Yazar arşivleri: yonetim

KORDER’S OPINION ON THE CONVERSION OF ISTANBUL’S HAGIA SOPHIA INTO A MOSQUE

HAGIA SOPHIA SHOULD BE PRESERVED AS THE SHARED HERITAGE OF HUMANITY

As a Byzantine church, Ottoman mosque, and a museum of the Republic of Turkey, Istanbul’s Hagia Sophia is humanity’s common heritage. It is one of the most important manifestations of the shared values, beliefs, and knowledge of multiple periods, societies, and communities, connecting the past to the present in a previously unbroken tradition.

Unfortunately, the symbolic value of Hagia Sophia today has exceeded its historical, artistic and architectural value. The decision to transform the monument into a mosque, which represents only a particular period of the building’s long historical past, will undermine Hagia Sophia’s historical identity as both a church and a museum.

The recent transformations of the Hagia Sophias in İznik and Trabzon for the same purpose, which affected the physical and cultural qualities of these important buildings, raise serious concerns for the future of Istanbul’s Hagia Sophia.

Hagia Sophia in Istanbul should remain within the purview of heritage conservation, as it was until today, thereby removing it from political and ideological debates. Any interventions should respect the identity of the building as a church, mosque and museum as a whole, and it should be preserved in a comprehensive way that will highlight Hagia Sophia’s role as a unifying monument with its social and multi-cultural values for many different communities. In this way, Hagia Sophia will be preserved forever as the shared heritage of humanity.

KORDER (CONSERVATION AND RESTORATION SPECIALISTS ASSOCIATION IN TURKEY)

İSTANBUL AYASOFYA’SININ CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLMESİNE İLİŞKİN KORDER GÖRÜŞÜ

AYASOFYA İNSANLIĞIN ORTAK MİRASI OLARAK KORUNMALIDIR

İstanbul Ayasofya’sı, Bizans Kilisesi, Osmanlı Camisi ve Türkiye Cumhuriyeti Müzesi olarak insanlığın ortak mirasıdır. Geçmişten günümüze farklı dönem, toplum ve toplulukların ortak değerleri, inanç ve bilgi birikimlerinin tarihsel süreklilik içindeki en önemli yansımalarından biridir.

Ne yazık ki günümüzde Ayasofya’nın sembolik değeri; tarihi, sanatsal ve mimari niteliklerinin önüne geçmiştir. Yapının uzun tarihsel geçmişinden yalnızca belirli bir dönemini ön plana çıkaran camiye dönüştürme kararı, Ayasofya’nın kilise ve müze kimliklerinin sürekliliğini olumsuz etkileyecektir.

İznik ve Trabzon’daki Ayasofya’larda yakın zamanda aynı amaçla gerçekleştirilen dönüşümler, bu önemli yapıların hem kültürel hem de fiziksel niteliklerinin nasıl etkilenebileceğini göstermeleri açısından İstanbul Ayasofya’sı için kaygı uyandırmaktadır.

İstanbul’daki Ayasofya; siyasi ve politik tartışmalardan çıkartılarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da koruma disiplininin bir öznesi olmalıdır. Gerçekleştirilecek müdahalelerde, yapının kilise, cami ve müze kimliklerinin bir bütün olarak değerlendirilerek kapsamlı bir şekilde korunması; Ayasofya’nın herkes için birleştirici niteliklerini, sosyal ve çok kültürlü değerlerini ön plana çıkartacaktır. Böylelikle Ayasofya, sonsuza kadar insanlığın ortak mirası olarak korunacaktır.

KORDER (KORUMA VE RESTORASYON UZMANLARI DERNEĞİ)

KORDER 12. Genel Kurulu

Derneğimizin 12. Olağan Genel Kurul Toplantısının 23 Kasım 2019 (cumartesi) günü saat 18.30 da Konutkent 2 Sitesi Datça Sokak B-1 Blok 2 no.lu Dükkan Çayyolu- Ankara adresindeki dernek merkezinde olduğu duyurulmuş; fakat çoğunluk sağlanamadığı için yapılamamıştır. Genel kurulumuz, 15 Aralık 2019 (pazar) günü saat 11.00′de gene aynı adreste çoğunluk aranmaksızın yapılmıştır.

Yeni kurullar aşağıdaki gibidir:

Yönetim Kurulu Denetim Kurulu Onur Kurulu
Müge Bahçeci Cansen Kılıççöte Neriman Şahin Güçhan
Merve Öztürk Gizem Yurdanur Cevat Erder
Ali Fuat Tek Ayça Bilgiç P. Ayşıl Yavuz
Pınar Aykaç    
Leyla Etyemez Çıplak    
Yedek Yedek Yedek
Özgün Özçakır Esengül İnalpulat Ayşe Tavukçuoğlu
Umut Bilgiç Ahsen Mocan Ayşe Güliz Bilgin Altınöz
Gökhan Okumuş Nevin Apaydın Nimet Özgönül
Ayça Özmen    
Elif Selena Ayhan    

Mimar Sinan Anması

Türk mimarlık tarihinin en büyük ustası olarak kabul edilen Mimar Sinan,  ölümünün 431. yılında Ankara’da saygıyla anıldı.

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Mimarlar Derneği 1927, Türk Serbest Mimarlar Derneği (TSMD), Koruma ve Restorasyon Uzmanları Derneği (KORDER), Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’ndeki (DTCF) Mimar Sinan heykeli önünde anma gerçekleştirdi.

Yapılan ortak açıklamaya Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen, Türk Serbest Mimarlar Derneği Başkan Yardımcısı Ali Osman Öztürk, Türk Serbest Mimarlar Derneği Genel Sekreteri Çiğdem Alp,  Mimarlar Derneği 1927 Başkanı Lale Özgenel ve KORDER Yönetim Kurulu Üyesi Ali Fuat Tek katıldı.

Ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi:

 “Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Mimarlar Derneği 1927, TSMD ve KORDER olarak; eşsiz yapıtlarıyla dünya mimarlığına esin kaynağı olan büyük usta Mimar Sinan’ı ölümünün 431.yılında anmak üzere bugün yine Sinan’ın heykeli önündeyiz.  Mimar Sinan’ın; Anadolu’nun yanı sıra, Balkanlar’dan Yakın Doğu’ya geniş bir coğrafyada verdiği eserlerle olgunlaştırdığı yapı sanatı ve fikirleri; ülkemizde mimarlık kültürünün temel taşlarını oluşturmuştur. Yapıtları ayrıca; ‘insanın yaratıcı dehasının başyapıtları’ ve ‘insanlık tarihinde dikkat çekici bir aşamanın seçkin örnekleri’ olarak UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmiş;  Sinan’ın mimarlığı, çağdaş dünya tarafından da “üstün evrensel değer” olarak tanınmıştır. Sinan’ın mirası; mimar olarak kente ve topluma karşı sorumluluklarımızı hatırlatan toplumsal bir kültür öğesidir. Bütünlük içinde korunması gereken bu miras ve eserler, günümüzde sermaye ve finans odaklı, yapılı çevre kültürünü modern çağa taşıyamayan kamusal politikalar aracılığıyla tahrip edilmekte; Büyük Usta’ya öykünen, Sinan taklidi cami mimarlığı tekrar tekrar üretilmektedir. Cumhuriyet devrimi ve genç Türkiye’nin modernleşme sürecinde; kültürel varlıkların tespiti, korunması ve gelecek nesillere aktarılması için alınan tedbirler ve yürütülen çalışmalar terk edilmekte, aksine başta Ankara’da uzun yıllardır tanıklık ettiğimiz şekilde Cumhuriyet mimari mirasına karşı düşmanca sürdürülen yıkım ve tahribatlar devam etmektedir. İnsanlık mirası olan mimari ve kültürel mirasımız tutarsız ve rant odaklı planlama politikaları nedeniyle geri dönülemez biçimde zarar görmektedir. Oysa bu topraklarda barışın ve demokrasinin sürekliliğinin sağlanmasında, kültürler ve dönemler arası diyaloğu zamanının ötesinde anlayışıyla 16. yüzyılda çözmüş olan Koca Sinan bizler için ışık tutmalıdır. Büyük Usta Mimar Sinan’ı, kültürümüze ve uygarlık tarihine yapmış olduğu katkıları nedeniyle saygıyla anarken, ülkemizin yerel seçim süreçlerini geride bıraktığı bu günlerde başta karar vericiler olmak üzere herkesi doğaya, yapılı çevreye, yüzyılların oluşturduğu tarihi dokuya ve Cumhuriyet Dönemi’nin değerli eserlerine yapılan saldırılara son vermeye, çağdaş yaşama, demokrasiye, Cumhuriyet’e ve onun mimarlık değerlerine sahip çıkmaya davet ediyoruz.”